1Q84 - Gerçekliğin Yüzeyinde İki Ay Var

Haruki Murakami’nin en hacimli ve en çok konuşulan eserlerinden biri olan 1Q84, yalnızca bir aşk hikayesi değil; aynı zamanda gerçeklikle hayalin, bireysellikle toplumsallığın, kaderle özgür iradenin iç içe geçtiği çok katmanlı bir anlatı.

Roman, 1984 yılının Tokyo’sunda başlar ama kısa sürede gerçeklikten hafifçe kayarak, karakterlerin “1Q84” adını verdiği alternatif bir dünyaya geçeriz. Burada “Q”, “question” (soru) harfini temsil eder — yani artık bildiğimiz dünyada değilizdir. Gökyüzünde iki ay vardır; biri büyük ve parlak, diğeri ise soluk ve yabancı.

Başrollerde iki karakter var:

• Aomame, bir spor eğitmeni ve suikastçı; geçmişiyle hesaplaşırken karşılaştığı gizemli olaylar onu bu farklı dünyaya çeker.

• Tengo, bir matematik öğretmeni ve hevesli bir yazar; bir genç kızın yazdığı tuhaf romanı yeniden yazmakla görevlendirilir, ama bu roman gerçekte düşündüğünden daha fazlasını temsil eder.

Zamanla Aomame ve Tengo’nun kaderlerinin birbirine dolandığını, geçmişte yarım kalan bir duygunun onları görünmeyen bir şekilde birbirlerine doğru çektiğini görürüz. Aralarındaki bağ, kitabın merkezinde yer alan duygusal ve metafizik ekseni oluşturur.

1Q84, Murakami’nin alametifarikası olan unsurları bolca barındırır:

• Gerçeküstü olaylar,

• İçsel yalnızlıklar,

• Gizemli organizasyonlar,

  Ve hep bir adım ötede duran açıklanamaz bir “başka dünya”

  
  

  Murakami bu romanında aşkı bir duygudan çok bir yön duygusu gibi işler. Karakterler, sezgileriyle hareket eder; mantıktan çok kalbin pusulasına güvenirler. Belki de 1Q84, aşkın zaman ve mekanla sınırlı olmadığını fısıldayan uzun bir metafordur.

  
  

  Murakami okumak insana kendisini bazen bir rüyanın içinde gibi hissettirir. İki farklı tarzda yazsa da genellikle bu duyguyu çok yoğun hissederim ve kendimi akışa teslim ederim. Eğer gerçek bir Murakami severseniz, 1Q84'ü yani 1256 sayfalık bu başyapıtı bir solukta okuyacağınıza ve gerçeklik algınızın bir müddet kayacağına garanti edebilirim.